Bu otomatonda daha öncekilere göre farklı bir mekanizma denedim. Asıl denemek istediğim zamanlamalı bir hareketti. Yani tek bir yerden tahrikle verilen hareket tasarımın farklı bölümlerine farklı zamanlarda iletilecekti. Bu denemeyi bir kuşun kanat ve gaga hareketi ile yaptım.
Ben daha çok 2 boyutlu gibi çalışan tablo tarzı mekanizmalı tasarımlar yapıyorum. Hareketin düzlemsel iletilmesi ve sonunda oluşacak tablonun kalınlığının mümkün olduğunca az olması gerekiyor. Çarklarla iletebileceğim farklı mekanizma tarzları denerken The Automata/Automaton Facebook grubunda “Hareketli Tablo Otomaton” ile karşılaştım. Beverly Wilgus’un facebook grubundaki bu yazısını okuduktan sonra “Hareketli Tablo Otomaton” konusunu araştırmaya başladım. İstediğim tarzda tablo şekli verebileceğim otomataları bu teknikle yapabileceğimi gördüm. Youtube’da bu listede pek çok örnek bulabilirsiniz. ( https://www.youtube.com/playlist?list=PL00AB213373D91223 )
Yöntemi de bulduktan sonra sıra ölçekli denemeler yapmaya geldi. Kanatların ve gaganın açılıp kapanma hareketi için gerekli mekanizmayı bilgisayarda (Adobe Illustrator) çizerek çözdüm. Ölçekli mekanizma ve kuş çizimini buradan pdf olarak indirebilirsiniz.
Çark hesabını ve ölçekli tasarımını Gear template generator programında yaptım. Sonrasında çarklar ve kuşun parçalarını CNC de kestim.
Mekanizma şekillendiğinde bir müzik kutusu da bağlamaya karar verdim. Bu mekanizma ile ilgili beni en çok heyecanlandıran müzikli de olması aynı zamanda. Müzik kutusuna hareketi bir pinli çark vasıtasıyla ilettim.
Herşey bir araya geldikten sonra hassas ayarları yapmak oldukça zaman aldı. Kaç kere söküp tekrar birleştirdiğimi hatırlamıyorum bile…
Bundan sonraki otomaton çalışmamda burada bulduğum yöntemlerle daha planlı bir çalışma yapabileceğim. Ana tahrik kolu önde değil de yanda olacak. Ahşap parçalar arası sürtünme ve çalışırken duyulan mekanizma sesini azaltmam lazım.
Yapım Fotoğrafları
Tıklayıp resimlerin büyüklerini açabilirsiniz.
Ve bir otomaton tablo olarak ortaya çıkan tasarıma gelince; son aylarda inanılmaz bir trajedi haline gelen Suriye’li mülteciler konusunda “yumuşak” bir gönderme yapmak istedim. Bizler şehirlerimizde köylerimizde huzur içinde yaşarken bir yerlerde yüz binlerce insan “savaş” yüzünden bombalar altındaki doğdukları topraklardan, evlerinden, akrabalarından, dostlarından, hayallerinden ve umutlarından kopup, koparılıp, “yaşayabilecekleri” bir toprak bulma peşinde yollara düştüler. Özellikle benim de yaşadığım Ege topraklarında ve gece yarıları yüzlerce kişi siyah botlara binip geçmeye çalıştıkları Yunanistan adalarında yaşanan trajedi…”
11 Agustos 2015 tarihli Hurriyet Daily News haberi: Yoga meets refugees as Turkey captures 1,800 Syrians on Aegean Sea in four days Türk Sahil Güvenliği Ege Denizi’nde 4 gün içinde yasal olmayan yollardan Yunanistan’a geçmeye çalışan 1800 mülteciyi yakalarken, Yoga Mültecilerle buluştu. Fotoğraf: Bodrum’da bir otel iskelesinde insanlar yoga yaparken sahile çıkan mülteciler…